Röportajlar

Her 5  epilepsi nöbetinden 4’ünün önüne geçilebilir

Epilepsi tedavisinin ilaç temelli olduğunu ve ilaç tedavisinde en önemli noktanın nöbetleri durdurmaya yönelik seçilen ilaçların düzenli ve planlı kullanımı olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. İbrahim Öztura, “Her beş hastadan dördünde uygun ilaçlar seçildiğinde ve yeterli dozda alındığında nöbetler ortadan kalkmaktadır” dedi

Türkiye’de her yıl binlerce hasta epilepsi tanısı alıyor.

Bir beyin hastalığı olan ve nöbetlerle kendisini gösteren epilepsi hastalığına yönelik farkındalık uyandırmak amacıyla 26 Mart tarihi Dünya Epilepsi Farkındalık Günü olarak kabul ediliyor.

Prof. Dr. İbrahim Öztura, Dünya Epilepsi Farkındalık Günü kapsamında epilepsi görülme sıklığı, nöbet türleri ve güncel tedavi yöntemleri hakkında bilgiler verdi.

  • Epilepsi Türkiye’de ne kadar sık görülüyor? Tanı ile ilgili zorlular yaşıyor musunuz?

Epilepsi, nüfusunun yaklaşık %1’ini etkilemektedir. Tahminen ülkemizde de 800-900 bin civarında epilepsi hastası mevcuttur. Hastalık, erkek ve kadınlarda eşit sıklıkta görülmektedir. Epilepsi nöbetleri herhangi bir yaşta ortaya çıkabilmekle birlikte, çocukluk ve yaşlılık döneminde daha sık ortaya çıkmaktadır. Epilepsi tanısı birçok zorluk içermektedir. Bunlar; tipik/bilinen nöbet paterni dışı klinik tablolarda tanısal zorluklar diğeri ise stigmatizasyon nedeniyle hasta ve/veya yakınlarından tanı için gerekli bilgilerin elde edilememesidir.

  • Epilepsi ile uyku bozuklukları arasında bir bağlantı var mı?

Epilepsi ve uyku bozuklukları arasında çok yönlü bir bağlantı söz konusudur. Bunlar: I- Epilepsi nöbetleri uykuda da ortaya çıkabilmektedir. Bazı epilepsi nöbetleri uykuda ortaya çıkarken, bazı epilepsi nöbetleri de uykusuzluk ile tetiklenebilmektedir.  II- Bazı uyku bozuklukları(parasomniler) özellikle uykuda ortaya çıkan nöbetler(Uyku ilişkili hipermotor nöbetler SHE) ile karışabilmektedir. III- Epilepsi tedavisinde kullanılan ilaçlar uyku yapısını bozabilmektedir.

  • Epilepsi krizlerinin ortaya çıkışı için herhangi bir genetik yatkınlık bulunuyor mu, yoksa çeşitli olaylarla kazanılan bir durum mu?

Epilepsi heterojen bir beyin hastalığıdır. Yapısal, enfeksiyöz, metabolik ve immün etiyolojiler epilepsiye neden olabilir. Fokal epilepsiler, tüm epilepsilerin yaklaşık % 60’ını kapsar ve genetik dışı bozukluklara bağlı ortaya çıktığı kabul edilir. Çeşitli nedenlere bağlı santral sinir sistemi hasarları, kafa travmaları, inme, beyin tümörleri ve enfeksiyonlar en sık nedenler olarak sayılabilir. Genetik/jeneralize epilepsiler ise tüm epilepsilerin yaklaşık % 20’sini oluşturmakta birlikte, bu grupta da hastaların kardeşlerinde benzer hastalık gelişme riski %10’un altındadır.

  • Fizyolojik açıdan uygun tedaviyi tanımlamanın en zor olduğu nöbet türleri nelerdir?

Epilepside tedavi ilaç temellidir. Epilepsi tanısı sonrasında, antinöbetilaç(ANİ) başlanmasına karar verilen hastada, nöbetleri kontrol altına alma olasılığı en yüksek olan ANİ başlanmaktadır. ANİ seçiminde en temel faktörler, nöbet semiyolojisi(fokal/jeneralize) ve yan etki olasılıklarıdır. Ardından ilaç dozu kademeli olarak artırılarak nöbetler kontrol altına alınmaya çalışılır. Genellikle tek bir epilepsi ilacı ile tedaviye başlanmakta, eğer bu ilaç nöbetleri yeterince kontrol altına alamıyorsa, o zaman ilaç değişimi veya ikinci bir ilacın tedaviye eklenmesi yapılmaktadır. İlaç tedavisinde en önemli nokta nöbetleri durdurmaya yönelik olarak seçilen ilaçların düzenli ve planlı kullanımıdır. Her beş hastadan dördünde uygun ilaçlar seçildiğinde ve yeterli dozda alındığında nöbetler ortadan kalkmaktadır.

  • Genel olarak epilepsi tedavisinde karşılaştığınız zorluklar neler?

Epilepside ilaç tedavisi esnasında düzenli kontroller ilaç etkinliğinin ve ortaya çıkabilecek yan etkilerin izlemi açısından önemlidir. Hastanın ilacını düzenli kullanması ve olası yan etkiler durumunda hasta-hekim iletişiminin sağlanmasıyla tedavi başarısı artmaktadır. Epilepsi tedavisi; çocukluk, yaşlılık ve hamilelik gibi özel durumlarda farklılıklar göstermektedir. Bu gruplarda ve dahili sorunları olan hastalarda ilaç seçimi ve tedavi dozu belirlenmesi hastaya özel planlanmalıdır.

  • Epilepsi tedavisinde yenilikler neler?

Epilepsi tedavisinde temel tedavi seçeneğinin ANİ’dır. 1980’e dek birinci jenerasyon ilaçlar kullanılmış, 2000’li yılların başlarına dek ikinci jenerasyon ilaçlar kullanıma girmiştir. Günümüzde önceki ANİ’ın yanında 3. Jenerasyon ANİ’lar epilepsi tedavisinde kullanılmaya başlanmıştır. Halen ülkemizde, 3. Jenerasyon ANİ’dan bir molekül, epilepsi hastalarının tedavisinde kullanılmaktadır. Ayrıca uygun iki ANİ’a rağmen nöbetleri devam eden, yaklaşık olarak hastaların yüzde yirmisini oluşturan, dirençli epilepsi grubunda ise epilepsi merkezleri tarafından uygulanan cerrahi tedavi ve Vagal Sinir Uyartımı(VNS) seçenekleri de mevcuttur.

Yorumlar