Perde Arkasındakiler

Kariyer ve hayatın perde arkası: Beyza Özlem Yılmaz Aydın

Novo Nordisk Türkiye’de Ürün Müdürü olarak görev yapan Beyza Özlem Yılmaz Aydın, BusinessMED’e verdiği röportajda kariyer yolculuğunu ve hayatının perde arkasını bizlerle paylaşıyor.

1. Öncelikle sizi tanımak isteriz, kısaca kendinizden bahseder misiniz?

Ben Beyza Özlem Yılmaz Aydın. Yabancı bir futbolcu kadar uzun bir adım ve soyadım var yaklaşık 1 senedir. 28 yaşındayım. Nişantaşı Anadolu Lisesi mezunuyum. Lise sonrası sağlık ile yolu kesişen tüm mühendislik alanlarında eğitim aldım diyebilirim. Üniversitedeki ana bilim dalım, Biyomedikal Mühendisliği, Endüstri Mühendisliği’nden ise yan dalım bulunmakta. Lisans mezuniyetimin hemen sonrasında yine kendi üniversitemde tezli programda yüksek lisans Sağlık Sistemleri Mühendisliği eğitimimi tamamladım. Şu anda Novo Nordisk Türkiye’de Nadir Hastalıklar İş Ünitesi’nde hematoloji terapötik alanında ürün müdürü olarak çalışmaktayım. Genel olarak durağanlı sevmeyen, dinamik, sosyal, öğrenmeyi seven ve güler yüzlü olarak bilinen biriyim diyebilirim.

2. Medikal/İlaç sektörüne geçiş hikâyeniz?

Aslında sağlık sektörüne olan ilgim sebebi ile ilaç sektörü benim için hep merak ettiğim ve içerisinde olmak istediğim bir sektördü. İlk profesyonel iş hayatı tecrübem, lisans eğitimim sırasında Almanya, Melsungen’de B.Braun Avitum’da “Global Sales and Marketing Intern” olarak 3 aylık bir süreç ile başladı. Sonrasında Sağlık Sistemleri Mühendisliği yüksek lisansım sırasında çok sevdiğim bir hocam ile birlikte sağlık sektörüne yönelik çeşitli projeler üzerine çalışırken bir ilaç şirketi için yapmış olduğumuz proje ile sektöre olan ilgim ve heyecanım arttı. 2021 yılında, yüksek lisansımın son/tez senesinde üniversitemde araştırma görevlisi olarak çalışırken bir yandan da Menarini Türkiye’de Tüketici Sağlığı Departmanı’nda pazarlama alanında uzun dönem stajyer olarak çalışıyordum. Çalışma sürecimde kesin olarak sektöre geçiş yapmak karar verdim ve uzun dönem stajyerlik programımı tamamladıktan 2 ay sonra da Novo Nordisk’de Diyabet İş Ünitesi’nde pazarlama alanında çalışmaya başladım. 2022 yılının başlarında Nadir Hastalıklar İş Ünitesi’ne geçiş yaptım ve yaklaşık 2 senedir Novo Nordisk’de çalışmaktayım.

3. Bu işi yapmıyor olsaydınız ne yapmak istersiniz?

Aslında yaptığım işi gerçekten çok seviyorum. Her gün farklı hayatlara dokunabilme amacı beni motive ediyor. Özellikle pazarlamada herhangi bir ihtiyacı analiz etmek, bunun için strateji geliştirmek, bunu takip ederek sonucunda bir hayata dokunabilmek bana iyi geliyor.

4. Sektördeki son dönemi nasıl değerlendiriyorsunuz? Sektöre yeni girmek isteyen ya da girenlere önerileriniz var mı?

Tabii ki ülkemizdeki dinamiklerden birinci sırada etkilenen sektörlerin başında geliyor bence ilaç sektörü. Hatta ilki bile diyebiliriz. Bu sebeple, hem sektördeki kişiler olarak bizlerin, hem de sektöre yeni girecek kişilerin gelişime ve değişime açık bir şekilde kendimizi güncel tutmamızın, güncel kaynaklardan beslenmemizin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bununla birlikte farklı fikirlerden beslenebilmek için farklı kişilerle iletişim içerisinde olmanın önemli olduğuna inanıyorum.

5. Pazarlama planlamalarınızı yaparken en çok neye dikkat edersiniz?

İlaç sektöründe pazarlama, siz planlarınızı yaparken sektörün “yok o öyle değil sen bir daha bak” dedirttiği dinamiklerdir.

Her şey bir yana ihtiyaçları/ilgili durumu iyi analiz edebilmek, bu ihtiyaçlara göre bir strateji geliştirebilmek, merkez ofis ve saha ekibi olarak tüm ekibin aynı doğrultuda hareket edebilmesini sağlamak, planların hayata geçirilmesi için en önemli adımlar.

6. En çok mutlu olduğunuz ve dinlendiğiniz zamanlar?

Güneş enerjisi diye bir şey var. Bu güneş bir yurtdışı seyahati ile birleşince bingo. Sokakları, insanları, kültürü keşfedilecek yepyeni bir yer.

Dinlenmek için ise daha çok kendimle baş başa kalmayı tercih ediyorum. Erken saatte yapılan yalnız ve uzun yürüyüşler bana hep iyi geliyor.

7. Sizi en çok yoran insan profili nedir, tanımlayabilir misiniz?

Önyargılı ve farklı fikirlere ve görüşlere kapalı olan insanlar, böyle insanlar ile vakit geçirince gerçekten çok yoruluyorum.

8. En son gittiğiniz şehir veya ülke ve hisleriniz?

Yakın zamanda Rodos, Yunanistan’daydım. İnanılmaz iyi geldi bana, güzel koyları, keyifli akşamları, renkleri ve güler yüzlü insanları ile gerçekten dinlendim.

9. En son gittiğiniz film veya tiyatro?

Çok merak ve bir heyecanla Oppenheimer’a gittim. Filmin süresi sebebi ile giderken(3 saat) acaba mı diye düşünüyordum ama kesinlikle başından sonuna kadar soluksuz izlediğim doyurucu bir filmdi. Lütfen gidiniz, izleyiniz.

10. Çocukluğunuza dair en çok neyi özlüyorsunuz?

Direkt  aklıma gelen şey pazar günleri. Pazar günü demek benim için aile ile geçirilen güzel anlarla dolu bir gün demek. Bazen sahil günü, bazen piknik günü ama en çok da Toys“R”Us günü. O pazar günleri başkaydı, oyuncak almak için değil düzenli olarak çocuk ansiklopedileri almak için giderdik.

11. Çevrenizdeki insanların size en çok hangi cümle/kelimeyi söylemesini isterdiniz?

İyi ki ile başlayan tüm cümleler.

12. Kendinizde en sevdiğiniz ve asla kaybetmek istemediğiniz özelliğiniz nedir?

Merakımı öğrenmeye yönelten biriyim ve bunu kaybetmek istemem.

13. Kendinizi 3 kelime ile tanımlamanızı rica etsek bunlar ne olurdu?

Dinamik, dışa dönük, çalışkan

14. Hayatınızda bir keşke bir de iyi ki dediğiniz iki durum paylaşabilir misiniz?

Aslında çok bariz bir keşkem var ancak yakın zamanda geçmiş bir durumla ilgili keşke demenin bana hiçbir katkısı olmadığı için açıkçası artık keşke demiyorum. O durumun bana kattıklarına odaklandım. Böylesi çok daha iyi. En güzel iyi kim ise lisem ve bugüne kadar hayatıma kattığım ve her aşamada yanımda olan tüm sevdiklerim.

15. Mutluluğun tanımı nedir sizce?

Bu soruyu okuduğumda gözümde sıcacık bir an canlandı. Kendimi özel hayatımda huzurlu hissettiğim ve kariyerimde hedeflerime adım adım yaklaştığımı hissettiğim bir an. İki hissin birleşmesi ile sevdiklerimle birlikte sevdiğimiz bir yerde, sıcacık bir sohbet eşliğinde anda kaldığım bir an.

16. Hayatta ilham aldığınız bir kişi ya da bir söz var mı?

“Learn from yesterday, live for today, hope for tomorrow. The important thing is not to stop questioning” A.E

17. Çalışma arkadaşlarınıza buradan seslenseniz ne söylemek isterdiniz?

Kolay değil, kolay olsa herkes yapardı.

18. Zamanı durdurmak isteseniz hangi yaşta isterdiniz? Neden?

 25 yaşım olurdu sanırım. Sadece 3 sene öncesi. Beni ben yapan adımlara artık çok daha net karar verebildiğim, hayatımda birçok farklılığı aynı anda yönettiğim ve kendi kişisel gelişimime düzenli bir şekilde vakit ayırdığım bir yaştı benim için. Kendim için güzel adımlar attım.

19. Kendinizde bir özelliğinizi değiştirmek isteseniz bu ne olurdu?

Bazen anda kalmayı unutuyorum. Her anlamda koşuyorum. Kendimi biraz slow motiona almak isterdim. Ara ara da olsa yeter, bunun üzerine çalışıyorum.

20. En yakın arkadaşınızın sizi tanımlarken söyleyeceği ilk kelime ne olurdu?

Riske atmak istemedim, birkaç yakın arkadaşıma birden sordum. Gelen yanıtları derlediğimde “enerjik” oldu.

21. Tatil için nereleri tercih edersiniz?

Hangi tatil tipi, kaç günümüz var? Yeni yerler görmeyi, keşfetmeyi, yeni insanlar tanımayı çok seviyorum. Ama daha kısıtlı bir sürem var ise Ege ve Akdeniz her zaman seçenekler arasındadır.

22. Yemek kültürünüzle ilgili neler söylersiniz? Özellikle sevdiğiniz bir yemek var mı?

İyi beslenmeye örnek bir yanıt beklenmiyordur umarım.  Uzaktan yakından tanıyan herkes yemek demenin benim için patates kızartması, şinitzel demek olduğunu bilir.

23. Size göre gelmiş geçmiş en iyi dizi hangisi? 

 Klasik olacak ama Friends’in bendeki yeri ayrı.

Yorumlar