Gilead, bir toplum sağlığı sorunu olan HIV ile mücadelede ortak akıl ve bilinçle hareket edip, sürdürülebilir yaklaşımlarıyla öncü olmaya devam ediyor
1980’li yılların başlarında ortaya çıkan ve birçok insanın ölümüne neden olan HIV enfeksiyonu, geliştirilen tedavi yöntemleri ile günümüzde tedavi edilebilen kronik bir enfeksiyon halini aldı. Toplumun geniş bir kesiminde halen HIV ile ilgili yeterli bilgi ve farkındalık mevcut değil. HIV’i baskılayıcı etkin tedavilerin geliştirilmesi ve küresel çapta atılan etkili adımlar sayesinde kontrol altına alınan HIV, artık tedavi edilebilir kronik bir enfeksiyon. Diğer deyişle, HIV ile yaşayan kişiler düzenli tedaviyle işlerine, okullarına, yaşamlarına devam edebiliyor ve hatta HIV negatif bebek sahibi olabiliyorlar.
35 yıldır HIV alanında yenilikçi tedaviler geliştirmeye odaklanarak bu sağlık durumlarının ölümcül olmaktan çıkıp, yönetilebilir hale dönüştürülmesi için çalışan Gilead, toplumda farkındalığın artırılması yönündeki çabalara destek olmaya devam ediyor. Gilead 1 Aralık Dünya AIDS Günü vesilesiyle HIV alanında faaliyet gösteren dernekler, uzman hekimler ve diğer paydaşlarla ortak bir amaç çerçevesinde güçleri birleştirip mümkün olan en fazla sayıda kişiye ulaşmayı hedeflediği “Tek Ses” farkındalık projesini hayata geçirmişti.
Gilead, şimdi de HIV ile mücadelede hekim dernekleri, sivil toplum kuruluşları ve çözüm ortaklarını bir araya getirerek ‘Birlikte HIV’den Daha da Güçlüyüz’ platformunda buluşturuyor. Platformun ortak vizyonu, üç ana başlık üzerine odaklanıyor: HIV konusunda farkındalığı yükseltmek, anonim teste erişimin artırılması ve HIV konusunda servisler ve çözümler geliştirmek.
Hayata pozitif destek programı ile anonim HIV testine erişim artacak
Gilead Türkiye Genel Müdürü Şebnem Girgin, Gilead’ın HIV tedavisinde dünyanın ilk tek tablet rejimini ve HIV enfeksiyonunu önleyen çeşitli yenilikçi ilaçları geliştirerek enfeksiyonu çaresiz bir hastalık olmaktan çıkartıp, kronik bir sağlık durumuna dönüştürmeyi başardığını vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye’de HIV alanında uzman hekimlerin ve sivil toplum kuruluşlarının katkılarıyla hazırlanan COVID-19 dönemi sonrası HIV Politikaları Raporu’nda, ülkemizde anonim test imkanlarına erişimin artırılması ve toplumda HIV farkındalığının yaygınlaştırılması, alınması gereken acil aksiyonlar arasında yer aldı. Gilead olarak, ülkemizde anonim test kapasitesini artırmak, risk altındaki kişilerin tanı öncesi farkındalığına katkıda bulunmak, tanı alan kişilerin yolculuğunda onlara destek olmak amacıyla harekete geçiyoruz.” dedi. HIV pozitif durumunu bilme oranının şu anda yüzde 40 olarak tahmin edildiğini ifade eden Girgin, bu oranın yüzde 90 seviyesine çıkması durumunda 2040 yılına kadar vaka sayılarında önemli düşüşler olabileceğini söyledi.
Girgin, “Gilead 35 yıldır dünyada HIV ile yaşayan insanların sağlıklı bir şekilde hayatlarını sürdürebilmeleri için tedaviler geliştiriyor. Dünyanın her yerinde STK’lar, kamu kurumları ve sağlık kurumlarıyla birlikte HIV ile enfekte kişilerin hayatlarını daha iyi devam ettirebilmesi için bilinçlendirme çalışmaları yürütüyoruz. 2023 yılında da AIDS ve CYBHD, EKMUD, GUNIDER, HAKED, HIVEND, KLIMIK hekim dernekleri ve konunun önemli paydaşı özne dernekleri Pozitif- İz Derneği, Pozitif Yaşam Derneği, Kırmızı Kurdele İstanbul Derneği, sivil toplum kuruluşlarıyla (Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı) ve dijital çözüm ortağımız Albert Health ile bir dizi projeyi hayata geçirmek arzusundayız.” dedi.
Hasta yolculuğunda dijital sağlık asistanı
Albert Health iş birliğiyle hayata geçirilen tanı öncesinde farkındalığı artırmak, tanı sonrasında ise HIV ile yaşayan kişilere yolculuklarında eşlik etmek üzere Albert Dijital Sağlık Asistanı uygulaması kapsamında HIV’e özel geliştirilmiş bir program sunulacak. Klinik sonuçlara dayalı, yapay zeka destekli kronik hastalık yönetimi uygulaması kapsamında geliştirilen HIV Programı ile risk altındaki kişilerin ve HIV ile yaşayan kişilerin, farkındalığını artırmak ve tedavilerinde onlara destek olması amaçlanıyor.
Damgalanma ve ayrımcılık korkusuyla test olmaktan çekiniyorlar
Ülkemizde vaka artışlarının başlıca sebepleri arasında Türkiye’de enfeksiyonun bulaş yolları, önleyici ve koruyucu tedavi yöntemlerine dair bilgi düzeyinin ve farkındalığın az olması yer alıyor. Sağlık kurumlarına test yaptırmaya gitmek için çekinen kişilerin isim vermeden anonim olarak rahatlıkla test yaptırabilmeleri, doğrulayıcı teste yönlendirme ve tanı konabilmesi için büyük önem taşıyor. Bu bağlamda hayata geçirilecek bir dizi proje ile anonim olarak teste yönelik kapasitenin arttırılmasına destek olunması amaçlanıyor. Birleşmiş Milletler HIV/AIDS Ortak Programı (UNAIDS) dünya çapında HIV pandemisini sonlandırmak amacıyla daha önceden belirlediği 90-90-90 tanı-tedavi-viral baskılama hedeflerini, 95-95-95 olarak güncelledi. Buna göre, 2030 yılına kadar, HIV ile yaşayan kişilerin yüzde 95’inin tanı almış olması, tanı almış kişilerin yüzde 95’inin tedavi altında olması, tedavi gören kişilerin de yüzde 95’inin viral yükünün baskılanmış olması hedefleniyor. Türkiye’nin tedaviye erişim ve tedavi başarısı konularında bu hedeflere UNAIDS’in (yakın olduğu, ancak tanı alanında hedefin gerisinde kaldığı tahmin ediliyor.