Röportajlar

Türkiye’de böbrek nakillerinde sağkalım yüzde 95’in üzerinde

Türkiye’de böbrek nakillerinde hasta ve böbrek sağkalım oranlarına ilişkin bilgi veren Prof. Dr. Alaattin Yıldız, “Sağlık Bakanlığı verilerinde 1 yıllık böbrek sağkalım oranları %95, hasta sağkalım oranları da %98 gibi yüksek olarak bildirilmiştir. Kadavra vericiden nakillerde ise bu 1 yıllık sağkalım oranları %10 daha düşüktür. Literatürde bildirilen uzun dönem 5 yıllık böbrek sağkalım oranları %70-80, 10 yıllık böbrek sağkalım oranları ise %60-70 civarında bildirilmektedir. Ülkemizde de bu rakamlarda olduğunu söyleyebiliriz.” şeklinde konuştu

Deprem felaketinden etkilenen böbrek nakil hastalarına uyarıda bulunan Prof. Dr. Alaattin Yıldız,  “Deprem sel gibi doğal afetlerde ilaç tedarikinde geçici süre sorunlar olabilir. Bu nedenle hastalarımızın tedavilerini aksatmamaları açısından en azından bir aylık ilacını yedek olarak bulundurmalarını öneriyorum.  Ayrıca yaşadıkları olumsuz şartlar ve hijyenik sorunlar nedeni ile infeksiyon riskinde artış söz konusu” şeklinde konuştu

Türkiye’de her yıl binlerce kişi böbrek hastalıkları nedeniyle nakil bekliyor.

Tüm dünyada böbrek hastalıklarına yönelik farkındalık uyandırmak amacıyla 9 Mart, ‘Dünya Böbrek Günü’ olarak düzenleniyor.

İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alaattin Yıldız, ‘9 Mart Dünya Böbrek Günü’ dolayısıyla Medimagazin’in sorularını yanıtladı.

  • Türkiye’de böbrek nakli bekleyen hasta sayısı hakkında bilgi verebilir misiniz?

Ülkemizde şu anda diyaliz tedavisi gören hasta sayısı 70.000’in üzerinde ve bu hastaların büyük kısmı böbrek nakli olmaya uygundur. Böbrek nakli için bekleyen hasta sayısı ise şu anda yaklaşık 25.000 düzeyindedir. Bunlar ulusal kadavra bekleme listemizde kayıtlı olan hastalardır. En az bu kadar diyaliz hastası ise yaşadığı bölgede kadavra nakline ulaşma şansı olmadığı için veya nakil olma umudunu kaybettiği için kayıtlı değildir.

  • Böbrek nakli olan hastaların nakilden sonraki tedavi ve takip süreçlerini anlatabilir misiniz ?

Böbrek nakli ameliyatı gerçekleştirildikten sonra hasta erken dönemde hem cerrahi sorunlar hem de başta red atağı olmak üzere dahili sorunlar açısından yakından takip edilir. Cerrahi teknik standartları yerleşmiştir ve sorunlar ile oldukça nadiren karşılaşılmaktadır.  Bu dönemde hastalara yoğun immunsupresyon uygulanır. Kullanılan immunsupresyon ilaçların yakın takibi hem ilaç nefrotoksisitesinden, hemde rejeksiyon riskinden korunmak için çok önemlidir. Yakın takibe rağmen tüm dünyada olduğu gibi hastaların %10-15’inde akut rejeksiyon atakları gelişebilir. Bunların erken tanınıp uygun şekilde tedavi edilmesi böbrekde kalıcı hasar gelişmesini önlemek açısından önemlidir. Erken dönemdeki hasarlar, böbreğin uzun dönem sağkalımını etkiler.  Hastalar bu riskli dönemde yaklaşık bir hafta kadar hastanede yatarak yakından izlenir. Hastaneden çıktıktan sonra ilk ay haftada bir veya iki kez, birinci aydan sonra iki haftada bir şeklinde, 3. Aydan sonra ise sorunsuz olgularda ayda bir kez ayaktan kontrole çağrılır. Bu dönemde hastalar ilaç düzeyleri ve böbrek fonksiyonları açısından yakından izlenir. Nakil ile ilişkili böbreği etkileyen BK virüs açısından mutlaka tarama yapılmalıdır.

  • Türkiye’de böbrek nakillerinde hasta ve böbrek sağkalım oranları ne durumda ?

Ülkemizde yapılan nakillerin büyük çoğunluğu (%80) canlı ve akraba olan vericiden yapılmaktadır. Bu nedenle genetik uyum daha iyidir. Sağlık Bakanlığı verilerinde 1 yıllık böbrek sağkalım oranları %95, hasta sağkalım oranları da %98 gibi yüksek olarak bildirilmiştir. Kadavra vericiden nakillerde ise bu 1 yıllık sağkalım oranları %10 daha düşüktür. Literatürde bildirilen uzun dönem 5 yıllık böbrek sağkalım oranları %70-80, 10 yıllık böbrek sağkalım oranları ise %60-70 civarında bildirilmektedir. Ülkemizde de bu rakamlarda olduğunu söyleyebiliriz. 

  • Kronik böbrek yetersizliği tedavi seçenekleri nelerdir ?

İleri evre böbrek yetersizliğinde glomeruler filtrasyon değeri %10-15’lere düştüğünde renal replasman tedavileri uygulanması gerekmektedir. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de en sık uygulanan renal replasman tedavisi hemodiyalizdir. Diyaliz hastalarının %95’i hemodiyaliz, %3-5 kadarı peritoneal diyaliz tedavisi görmektedir. Ülkemizde 1000’in üzerinde ev hemodiyaliz tedavisi görmekte olan hasta vardır.  Ev hemodiyaliz tedavisinde ülkemiz dünyada 5’inci, Avrupa’da 2’inci sıradadır. Bu tedavi ile evde daha uzun ve yavaş hemodiyaliz tedavisi uygulanabildiği için, kalp ve damarı koruyan tedavidir ve sağkalım sonuçları kadavra böbrek nakline yakındır. Ülkemizde yaklaşık çalışan böbreği ile izlenen 15000 civarında böbrek nakilli hasta olduğu tahmin edilmektedir.

  • Böbrek nakli cerrahisindeki son gelişmelerden bahsedebilir misiniz ?

Böbrek nakli cerrahi standartları oldukça yerleşmiş, ameliyat riski yüksek olmayan yaklaşık 3 saat süren bir operasyondur. Vericiden alınan böbrek alıcının kasık bölgesine kesi yapılıp yerleştirilir.  Vericinin böbreğinin atardamar ve toplardamarı alıcının damarları ile anastomoz edilir ve böylece böbreğin dolaşımı sağlanır. Takılan böbreğin  idrar yolu alıcının mesanesine bağlanarak idrarın mesaneye ulaşması sağlanır.   Böbrek nakli cerrahisindeki gelişmeler daha çok böbreğin vericiden çıkarılması ile ilgilidir. Açık nefrektomi çok az merkezde uygulanmaktadır. Çoğu merkezde el yardımlı veya tam laparoskopik yöntem ile, vericide minimal bir insizyonla gerçekleştirilir. Son yıllarda az sayıda merkezde sınırlı avantajları ile robot kullanılarak da donor nefrektomi gerçekleştirilmektedir.

6.            Pandemi sürecinde donör sayısında önemli bir azalma kaydedildi. Bu azalmanın etkilerini

              gözlemliyormusunuz?

Ülkemizde pandemi öncesi yılda ortalama 3500-3800 civarında böbrek nakli uygulanmakta ve bunların 750’si kadavra vericiden gerçekleştirilmekte idi. Pandemi sürecinde böbrek nakil programları kısa süre durduruldu. Sonrasında programlar başlatıldığında özellikle kadavra verici sayısında azalma ile birlikte nakil sayılarında düşme gözlendi. Kadavra vericiden yapılan nakil sayısı yılda 250’e kadar düştü. Yakın dönemde ise yine ülkemizdeki nakil sayıları önceki rakamlara ulaştı.   

  • Deprem gibi afetlerde böbrek nakil hastaları için önerileriniz ne olur ?

Maalesef ülkemiz deprem bölgesi. Böbrek nakilli hastaların red atağını önleyen ilaçlarını düzenli ve ömür boyu kullanmaları gerekmektedir. Deprem sel gibi doğal afetlerde ilaç tedarikinde geçici süre sorunlar olabilir. Bu nedenle hastalarımızın tedavilerini aksatmamaları açısından en azından bir aylık ilacını yedek olarak bulundurmalarını öneriyorum.  Ayrıca yaşadıkları olumsuz şartlar ve hijyenik sorunlar nedeni ile infeksiyon riskinde artış söz konusudur.

Yorumlar